Uzun yıllardır yurt dışında yaşayan eski bir tanıdığa yolda rastladığımda babadan miras 5 katlı evin kaçak olan son katıyla ilgili olarak İmar Affından yararlanmak için bir kaç günlüğüne geldiklerini anlattı. Merak edip araştırınca, 31 Aralık 2017 tarihinden önce yapılmış ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılar için getirilen İmar Barışı için Yapı Kayıt Belgesi başvuru süresinin 15 Haziran 2019 tarihine kadar uzatıldığını öğrendim. Bu kanunla mevzuata aykırı, ruhsatsız binalar iskanlı sayılacağından bina sakinleri müstakil tapularını alabilecekler. Bir başka deyişle, yapılanlar yapanların yanına kâr kalacak.
Kaçak yapıdan ev satın alanları suçlayabiliriz ama bu her zaman doğru olmaz. Çünkü, insanlar kaçak yapıdan bilerek ev almıyorlar. Eskiden beri topraktan satış vardır. Müteahhid, inşaatının temelini atarken bir yandan da dükkan veya dairelerinin bir kısmını satışa çıkarır. Senet imzalayan alıcı inşaat boyunca aylık ödemelerini yapar, parasız müteahhit de yapılan bu ödemelerle inşaatı tamamlamaya çalışır. Ev alacak toplu parası olmayanlar için uygun bir ödeme şeklidir. Bina bittiğinde diğer bölümler daha yüksek bedellerle satılırken temelden alanlar kendilerini şanslı addederler. Bu tür binalardaki kaçak kat veya ilavelerden tamamiyle müteahhit ve bina denetimlerini yapmayan devletin memurları sorumludur.
Şahsı ve ileride çocuklarına kalması için apartman yaptıranların yasalara aykırı eylemleri ise daha farklı bir durum arzeder. Ancak, her iki durumda da seçim yatırımı olarak nitelenebilecek İmar Barışı'nın hakkaniyetli olduğunu savunamayız. Bu tip uygulamalar Kamu Vicdanı'nı yaralamaktadır. Toplumun adalet, eşitlik, dürüstlük gibi değer yargılarının bütünü olan Kamu Vicdanı, hükümetlerin yaptıkları bu tür uygulamalarla yaralandığı gibi insanların devletine olan inancı da sarsılıyor. Aslında hükumetler bunu sıklıkla yapıyorlar. Bu durumun en bilinen örneği Vergi Affı'dır.
İmar Barışı adı altında gerçekleştirilen kanun kiminle kimin barıştığını tam olarak açıklamıyor. Benim naçizane düşüncem hükümetin gayesi, vaktiyle yapılmasına göz yumduğu ruhsatsız binaların veya ruhsata aykırı eklentilerini para karşılığında yasallaştırarak hazineye para aktarmak. Bunu yaparken de toplumun tepkisini çekmemek için barış gibi olumlu bir kelimenin ardına sığınarak, yasalara saygısı olmayan, kendi çıkarı için toplum düzenini hiçe sayan insanları affediyor demektir.
Bu tür uygulamalara alıştık ama onaylanmış projesinde 4 kat olan bina kaçak ilaveyle 5 kat olunca yanındaki yasalara uygun yapılmış 4 katlı bina sahibinin mağduriyeti ne olacak. Onun hakkını kim koruyacak. Bence bu barışın adilane olması için binası bir kat aşağıda kalan ev sahibinin de muvaffakiyetinin alınması gerekir. Bunun için de hazineye aktarılan paranın bir kısmı yasalara saygılı, mağdur ev sahibine ödenmelidir. Ancak bu şekilde İmar Barışı gerçekten tesis edilmiş olur. Aksi takdirde insanlara iki seçenek sunuluyor.
Yasaları takmayacağız ve malımıza mal katacağız, ya da yasalara uyup kendi içimizde vicdan rahatlığı ile yaşamayı zenginlik addedip, yapılan adaletsizliği yutkunarak kabul edip, oturacağız oturduğumuz yerde.
2 Mayıs 2019 Perşembe
İMAR BARIŞI...Gözümüz Doymuyor...
Etiketler:
Dünya,
ev sahibi,
Havadan sudan,
Hayata Dair,
İmar Affı,
İmar Barışı,
İmar Yasası,
insan,
kaçak kat,
kaçak yapı,
mağduriyet,
müteahhit,
Rabia Serteli,
şehir,
şehircilik,
yaşam
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç uygun bulmadığım bir yasa maalesef ve elektrik abonelikleri için de işlemlerini ben yapıyorum üzülerek,imar barışı derhal bitmeli.
YanıtlaSilMaalesef, barışan çoktan barışmış. Kalanlar içinde süreyi uzatmışlar. Biz konuştuğumuzla kalıyoruz. Neyse, en azından içimizi dökmüş olduk. Ziyaretiniz ve yorum için teşekkürler arkadaşım.
SilDiyecek hiçbir şey yok!
YanıtlaSilHer zaman diyecek bir şeyler vardır ama susmak cevabımız olsun :)
Silbizim ülkenin halleri yaaa :)
YanıtlaSilÖyle :(
Silİstanbul'da neredeyse iskanı tapusu tam olan bina yoktur sanırım.Herkes müracaat etti bu olay için .Tamamen katılıyorum ,sırf para toplansın diye yapılıyor bu iş.Bize mesela yaklaşık daire başı 20 bine mal olacak,bir de yeni proje çizim masrafları falan , onlar ayrı.Devlet vatandaşı biraz daha soyayım derdinde Maalesef.
YanıtlaSilMaalesef Mehtap hanım. Devlet, (denetimlerini yapmayarak) vaktinde yaptığı hatalarının bedelini vatandaşa ödetiyor.
Silinsan yaşamının kıymetinin olmadığı bir dönemde yaşıyoruz, en kısa sürede bunların sona ermesini diliyorum..
YanıtlaSilBöyle gelmiş böyle gidiyor bir çok şey maalesef ama biz yine de iyilikler dilemeye devam ediyoruz elbette. Hikayenin sonunda her zaman iyilik ve güzellik kazansın.
Silyazınızı okudum çok doğru noktalara değinmişsiniz..izmirde de durum aynı.. örnek verirsek; mesela 2 apartman var diyelim,yasalar her birine 4 kat izni veriyo.. ikisi de 4 kat yapıyo.. ancak biri daha sonra sessiz sedasız üstüne bir kat daha çıkıyo..biri 4 kat olurken diğer 5 kat olmuş oluyor..kimse de buna dur demiyor,ceza falan da kesmiyor.. sonra hükümet imar barış falan af getiriyo.."paranı öde,5 kat senin olsun" diyo.. konuyu siz yukarıda çok iyi anlatmışsınız aslında,çok büyük haksızlık var burada..yapılanlar yapanların yanına kâr kalacak ve 4 kat yapan madur gibi görünecek..bir de ilerde deprem vb olursa ve o 5 kat yıkılırsa,devlet suçu kime atacaktır acaba? böle bir durum da var.. konuyu çok iyi özetlemişsiniz,elinize sağlık..😊
YanıtlaSilTeşekkür ederim Ertuğrul bey maalesef insanımız her yerde aynı. İstanbul, İzmir farketmez. Karadeniz yaylalarına apartman diken zihniyet. Tesadüf galiba sizin verdiğiniz örnekte de ev dört katlı. İmar beş kat verseydi bu sefer de o açıkgöz altıncı katı çıkardı. Kurnazlık prim yaptıkça değişen bir şey olmaz.
Silher türlü sorunlu bina böylelikle aklanmış oldu amaç para toplamak olunca her şey göz ardı edildi maalesef.
YanıtlaSilYazımda kullandığım fotoğrafta da görüldüğü gibi bir çoğu da yıkıldı biliyorsunuz. İnsanımız bunlardan da ders almaz. Bize bir şey olmaz hesabı :)
SilYapanın yanına kar kalıyor, eşitlik adalet hak nerede. Uzun süredir hasret kaldığımız sözcükler bunlar..
YanıtlaSilBir zamanlar da gecekondulara tapu dağıtırlardı. Hazine arazisine babasının malı gibi ev yapanların yaptıkları da yanlarına kar kalmıştı. O gün gecekonduları yasallaştırarak, bugün de imar barışı ile namuslu, dürüst vatandaş adeta cezalandırılıyor.
SilSöyleyecek çok şey var ancak susuyoruz. Siz en azından yazıp dile getirmişsiniz. Tüm yazdıklarınıza katılıyorum. Çok acı bir durum ne yazık ki:(
YanıtlaSilMaalesef bizde işler böyle :(
SilOlan biz vatandaşa oluyor .
YanıtlaSilOlan vatandaşa oluyor. Üzülüyorum :(
YanıtlaSilOlan vatandaşa oluyor ama hangi vatandaşa? Yasalara saygılı olanlar da vatandaş, kaçak kat çıkanlar da vatandaş.
Silmelabaaağ geçerken bi uğradım hihihi :)
YanıtlaSilNe güzel, keşke haberim olsaydı, iki laflardık :)
SilBu imar barışı kapsamında bir çok saçma sapan yapıya onay verdiler ya. Başka da bir şey demiyorum.
YanıtlaSilBenim de aklımda yoktu bu konuda yazmak doğrusunu istersen. Bahsettiğim arkadaşın rahatlığı, normal bir şeyden bahseder gibi olan tavrı karşısında öylesine gelişti. Haksızlığın hak görüldüğü zamanlardan geçiyoruz. Ama bu uzun zamandır böyle...
SilKaçak bina yapan herkes bilir ki, bir sonraki seçim döneminde imardan geçecektir yapıları. Bu sebeple bilerek yapıyorlar. Ülkemizde seçim ve siyaset sistemi adaleti, yardımlaşmayı vesair değerleri ayaklar altına alırken; çıkarcılık, yağcılık, yalancılık gibi durumların artışına çanak tutuyor.
YanıtlaSilAf edildikçe insanlar iyice kanun nizam tanımayan, başına buyruk davranan zorbalara döndüler. Vatandaşlık bilinci ortadan kalkıyor. Şu anda gemisini kurtaran kaptan makbul.
SilYasaya uyan vatandaşlar aptal yerine konuyor.
YanıtlaSilHer zaman da böyle olmuştur. Öyle olmaya da devam ediyor maalesef.
SilHukukun arkasından dolanıp, halka farklı isimle şirin gösterme çabası.
YanıtlaSilKanundan yararlananlar memnun. Defolu evlere bile iskanları verilmiş oldu.
Sil