Geçtiğimiz hafta karlı günlerin sonunda günlük alışveriş için erken saatlerde sokaktaydım. Hava açık gök masmaviydi ama soğuk yerindeydi. Apartmanın bahçesindeki ağacın dallarından sarkan incecik buzları görünce, çocukluğumda saçaklardan sarkan kol kalınlığındaki buzları hatırladım. Onların yanında bunların esamesi bile okunmaz ama bulduğuyla yetinmeyi bilen bir neslin -ahvadı- olarak coşkun bir sevinçle hemen fotoğrafladım. Bugün hâlâ saçak altından yürümeye çekinirim.
Hava soğuktu ama güneş ışıklarının vurduğu kaldırım boyunca yürürken sanki bahar gelmiş gibiydi. Yüzümü güneşe doğru kaldırdım ve bir an gözlerimi kapattım, gözlerimi açtığımda cadde boyunca tüm evler ve bahçeler pırıl pırıl parlıyordu. Güneş, bir büyü gibi saldığı ışıklarıyla tüm caddeyi adeta yıkamıştı. Sadece cadde ve evler değil insanlar da farklıydı sanki. Marketin önünde yeni indirilmiş meyve sebze sandıklarındaki ürünleri kızlı-erkekli genç elemanlar, gülüşüp konuşarak tezgahlara yerleştiriyorlardı.
Yeni gelen ürünler tezgahlara yerleştirilince market adeta semt pazarlarına benzedi. Bembeyaz karnabaharlar, pırıl pırıl körpe lahana ve pırasalar, maydanoz, dereotu, nane, taze soğan demetleri her renkten turplar ve pancar. Pancarlar ufak demetler halinde yerleştirildikleri tezgahta parlak bordo renkleriyle gözalıcıydılar. Kış başında, salatalık ve acı biber turşularını kurmuştum ama bizim evde pancar turşusunun yeri ayrıdır.
Pancar turşusundan bahsedince her ne kadar tarifine gerek olduğunu zannetmiyorsam da kısaca anlatabilirim. Turşu için pancarların seçimi önemlidir. Demet halinde satılan ufak boy ve parlak renkli pancarlar tercih edilmelidir. Pancarlar kabuklarını soymadan haşlanacağı için ovarak, çok iyi yıkanır. Üzerlerini geçecek kadar su konmuş tencerede orta ateşte haşlanır. Çatal yardımıyla piştiği kontrol edilen pancarlar tenceresinde soğumaya bırakılır.
Soğuyan pancarların kabukları bıçak kullanılmadan soyulur ve istenilen büyüklükte doğranır. Turşunun saklanacağı cam kaseye evvela haşlama suyu daha sonra bir baş dövülmüş sarımsak, iki tatlı kaşığı kadar tuz ve bir çay bardağı sirke ilave edilerek karıştırılır. Karışımdan tadılarak tuzu ve sirkesi damak tadınıza göre ayarlanabilir. Daha sonra kaseye doğranmış pancarlar ilave edilir ve kasenin kapağı kapatılarak buzdolabına kaldırılır.
Pancar turşusu, bir hafta sonra her türlü yemeğe eşlik edebilen, isterseniz yemeğinizin yanında bir kase içinde suyuyla beraber, dilerseniz salatalarınıza renk ve çeşni katmak üzere emrinize amadedir.
Afiyet olsun!
Ben de çok severim. Eski meyhanelerin has mezesidir aynı zamanda. Birçok yerde siz istemeden masaya konur. Ben biraz da toz şeker koyuyorum. Elinize sağlık.
YanıtlaSilBiz de bütün kış boyunca pancar turşusu yapılır. Her salata yapışımda bir kaç tane renk vermesi için koyarım. tek başına da çok severiz. Ellerinize sağlık. Sevgiler.
YanıtlaSilRengi müthiş. Yoğurtlu mezelerle de çok iyi gidiyor.
YanıtlaSil