İstanbul'da iki gündür kar yağıyordu. Kahvaltı sofrasını pencere kenarındaki masaya hazırlamıştım. Çaydanlıkta demlenen çayın kokusu, kızarmış ekmek kokusuna karışmış, sabahın erken saati olduğu için evin içi serince ve dışarıda kar yağıyordu. Mis gibi demli çayla doldurduğum fincanları sofraya bırakırken gözüm bir an pencereden dışarıya gitti. Biraz evvel serpiştiren kar değişmiş lapa lapa yağıyordu. Kar taneleri iriydiler ama kuş tüyü gibi hafifçe uçuşarak ağır ağır hiç acele etmeden sessizce aşağıya iniyorlardı.
Belki de güle oynaya düşüyorlardı. Ben sadece yağışın güzelliğine bakakaldım, büyülenmiş gibiydim. Kar taneleri o kadar yavaş düşüyorlardı ki; dışarı çıkıp, koşarsam onları yere düşmeden yakalayacağımı zannediyordum. Onlarsa yere düştüklerinde yok olacaklarını biliyorlarmış gibi bilhassa ağırlaşıp, salına salına, döne döne yere doğru düşerken hiç acele etmiyorlardı. Böyle ne kadar kaldım bilmiyorum. Daldığım rüyadan uyandığımda gökyüzünden düşen kar taneleri seyrekleşmeye başlamıştı.
Belki de güle oynaya düşüyorlardı. Ben sadece yağışın güzelliğine bakakaldım, büyülenmiş gibiydim. Kar taneleri o kadar yavaş düşüyorlardı ki; dışarı çıkıp, koşarsam onları yere düşmeden yakalayacağımı zannediyordum. Onlarsa yere düştüklerinde yok olacaklarını biliyorlarmış gibi bilhassa ağırlaşıp, salına salına, döne döne yere doğru düşerken hiç acele etmiyorlardı. Böyle ne kadar kaldım bilmiyorum. Daldığım rüyadan uyandığımda gökyüzünden düşen kar taneleri seyrekleşmeye başlamıştı.
İnsan güzellikler karşısında mutluluktan büyüleniyor. Bazen o kadar mutlu hissediyoruz ki öylecene kalmak, o anı sonsuza kadar uzatmak istiyoruz. Sevgililer çok yaşamıştır böyle anları. "Böyle kalsak ayrılmasak, bir beden olsak" derler. Gerçekten de bunu isterler. Ama olmaz! Hayat durmaz, devam eder ve devam ederken de her şey değişir. Bakmışsın, ayrılmayalım hep böyle kalalım dediğinden çoktan ayrı düşmüşsün.
Mutluluğumuz için zamanı durdurmak kulağa hoş geliyor ama bir de bunun tersinin vukû bulduğunu düşününce hayatın nasıl muazzam bir denge ile kurulmuş olduğunu anlıyoruz. Şairin dizelerinde dile getirdiği gibi bu gün bizi güzelliğiyle büyüleyen kar yağışını bazen göremeyiz bile. Çünkü, baktığımız her yerde ve her şeyde onun gözlerini ve kirpiklerini görürüz. Yüreğimizdeki hasret acısı ve umutsuzluğun soğuğuyla yüreğimiz donmuştur adeta.
sana da yağdı mı kar
gözlerine usul usul
ince bileklerine kirpiklerine
son yapraklarına
kalbindeki umutsuz dalların
usul usul
sallandı mı senin
sana da yağdı mı kar
Mehmet Can Doğan
Oh şiir gibi post olmuş, kedi olasım geldi efem :) mır mır kalarifere sırtımı dayayıp uyuyasım var şuan :))
YanıtlaSilçok güzel bir post olmuş :)) Kar eşittir mutluluk :)
YanıtlaSilçok güzel anlatmışsınız rabia hanım.G+ dan arkadaşlığımız varmış .doğrusu blog üyeliğini anlamışım.neyse artık takipteyim.Susamlı iki kandil simidinden sevgilerle:)))
YanıtlaSilÇok sevdim yazını canım döndüm tekrardan okudum ne güzel dile getirmişsin duygularını şiirle de tamamlamışsın harika olmuş yüreğine sağlık olsun,sevgilerimle.
YanıtlaSilBizi de özleyen biri olsun. İzmire kar yağdığı zaman işe gidiyorum. Minübüste ben ve şoför vardı. Galiba bir an büyülenmiş gibi bakınca şoför de rüya gibi değil mi? Dedi. Gerçekten de film sahnesi gibiydi. Bu arada ben Bahçeperim. Sevgiler.
YanıtlaSilNefis bir yazı (:
YanıtlaSileline sağlık. (:
YanıtlaSilKar yağışı muhteşem,büyülü bir şey bence.Ama sadece evde olmalı,özellikle İstanbul'da ;)
YanıtlaSilCemal Süreyya... :) Harika bir yazı olmuş parmaklarınıza sağlık ♥
YanıtlaSilellerinize sağlık
YanıtlaSilKar çok güzel ve keyifli ama kimse üşümediği dışarıda kalmadığı sürece tabi ..
YanıtlaSilçok keyifli bir yazı, kaleminize sağlık
YanıtlaSilBazen bir kar tanesi bile insanı mutlu edebiliyor...
YanıtlaSilCok guzel bir anlatim.. Insanin kara asik olasi geliyor ama Evleri olmayanlari, yakiti olmayanlari ve sokak hayvanlarini dusununce kari ve sogugu o kadar sevemiyorum..
YanıtlaSilKızarmış ekmek kokusu ve kar yağışı. Sıcak ev özlemi. Hepsi insana huzur veren şeyler. Ev temiz. Sıcak.. dostları da varsa insanın .. dışarda karı seyretmek kadar keyif veren bir şey olmaz da, bunlar yoksa kar zevk verir mi ki adama...
YanıtlaSilHayatın getirdiklerini iyisi kötüsüyle şikayet etmeden yaşıyacaktık ya hani. Serpil hanım eski paylaşımlarınızı unuttuk galiba :))
Sil