Havadan Sudan konuşmalar deyince yazanın da okuyanın da üzerinde bir başıboşluk, bir serseri duygular uyanıyor. Yazan da okuyan da kendini kasmıyor. Çünkü, belli bir konu yok. O gün rüzgâr nereden eserse. Serseri duygular dedik de serseri kelimesi bende hoş duygular uyandıran bir kelimedir. Çünkü, serseri kelimesi içinde muzırlık biraz eğlence çokça da özgürlük barındırır.
Ah özgürlük! hayatsın, neş'esin, sen uğruna can verilen, kan dökülensin. Ama sen, güvenilmezsin. Sen ihmale gelmezsin. Kıymetinin bilinmediği yerde durmaz, gidersin. Çünkü, özgürlük ölümü göze alabilenlerindir.
Ah özgürlük! hayatsın, neş'esin, sen uğruna can verilen, kan dökülensin. Ama sen, güvenilmezsin. Sen ihmale gelmezsin. Kıymetinin bilinmediği yerde durmaz, gidersin. Çünkü, özgürlük ölümü göze alabilenlerindir.
Özgürlüğün kıymetini yine özgür ruhlar bilir. O ruhlar sahip olunamaz, ele geçirilemezler. Onlar kendi özgürlüklerine düşkün oldukları kadar, diğer tüm canlıların da özgür olmasını isterler. Çünkü, sahiplenilmeyi kabullenmeyenler başkalarına da sahip olmayı düşünmezler.
Etrafınızda böyle ruhlardan mutlaka vardır. Hafif serseri biraz muzır çok neşeli, hayat dolu. Onları sevebilirsiniz ama sakın aşık olmayın. Onlar, hayatın tadını çıkarmak için yaşarlar. Aşk onlar için hiç de uygun bir duygu değildir. Çünkü, aşık olmak esir olmaktır. Özgür ruhlar esarete dayanamaz, ölürler.
"Havadan Sudan" yazmak bu olsa gerek. Serseri diye lafa girdik, özgürlük dedik ve aşk ile bitirdik.
Bundan iyisi can sağlığı...
Selam Rabia,
YanıtlaSilYazınızı okuyunca önce aklıma Attila İlhan'ın o harikulade şiiri geldi.. Bilirsiniz illa ki.. "Şahane Serseri." Sonra şahane serseri olma hayalim. Arada şahane serseri olmak hakkında hayal kahvem'e yazılar yazmışımdır. Her defasında, çantamı sırtıma atıyorum. Trene biniyorum. Kapıyı arkama bakmadan çarpıp kapatıyorum. Sonra bir çok durakta inip hayali maceralarıma devam ediyorum.Bu hayallerim hiç bitmiyor tabii... Son verebilmek için, bir çizgi romanmış gibi, "Kahramanımız yeni maceralarına doğru yol alıyordu." diye bitiriyorum:) Neyse... Hoş bir yazıydı. Yüreğinize sağlık:)
İşte size, Şahane Serseri'den bir kaç dize...
"anamdan yolcu doğmuşum
nehirlerle birlikte denizlere kavuştum
akşam dedim
şu koca dünya dedim
ağlasam dedim
yola bir düşüldü mü ömür boyunca gidilir
ekmeğin ve şarabın peşinden
turnaların peşinden
büyük şehirler büyük aşklar
çığlık çığlığa terkedilir
ben
çocuklar gibi sevdim devler gibi ıstırap çektim
damarlarımda dünyanın bütün rüzgârları
harplere açlıklara yalnızlığıma rağmen
anamdan yolcu doğmuşum
neyleyim
gurbet dedim
hürriyet dedim"
Attila İlhan
(Şahane Serseri adlı şiirinden)
Sevgiler.
Merhaba Hayal Kahvem!
SilHarika yorum yazınız için teşekkür ederim. Şiir için de. Büyük şair Attila İlhan, özgürlük, yolculuk ve serseriliği birbiriyle ne güzel ilişkilendirmiş. Okurken sanki yoldaydım. Hayattaki en güzel şey yalnız başına yolculuğa çıkıp, başında esen rüzgarlarda ruhunu da özgür bırakmak..
Dünkü duada, seyahatte isteseydik keşke...:))
Rabia önce şefaat sonra seyahat diyelim:)
YanıtlaSilSiz oturduğunuz yerde seyahat etmeyi denediniz mi hiç?
Denedikçe... Denedikçe... Aklının estiği her yere gidebilme becerisini ediniyor insan, biliyor musunuz? Hayal kurmak en büyük özgürlük. Ve insan hayal kurabildiği için insan:)
İnsanın diğer canlılardan en büyük farkının hayal kurması olduğunu düşünüyorum. Ne dersiniz:)
Ayrıca serseri ruhlu olmaktan ya da serseri ruhlu olanlardan korkmamak lazım. Öyküler hep serseri ruhlar üzerine:)
Sevgiler.
Merhaba, ben de okuduğum kitaplarla dünyayı geziyorum. Bazen de herhangi bir olay veya kişiyi anınca büyüdüğüm mahallede veya okuduğum okulların koridorlarında dolaştığım olur.
SilKim korkar serserilerden:)) Ama uzak durmakta fayda var...incinebilirsiniz.
Öyküler onların üzerine olur tabii ki; kırıp- dökmekten korkmadıkları, bencilce yaşayabildikleri için hayatları macera dolu.
Muhabbetle kalın...
Selam Rabia, demek böyleyken böyle diyor, incinmekten korkuyor, şahane serserilerden uzak kalmayı istiyor ve öneriyorsunuz. Peki öyleyse... Bakın ne anlatacağım size.. Hafta sonu Türk Sanat Müziği konserine gitmiştim.. İçimden geldi.. Sıradaki şarkı Rabi'nın olsun dedim.. Bakın Enderunlu Vasıf Bey yazmış.. İsmail Dede Efendi de bestelemiş.. Sizin için söyledi.. Şaştım kaldım.. Şarkının sözlerinde serseri kelimesi geçiyordu iyi mi:)
YanıtlaSilSadece serserilere değil, serseriye çevirenlere de selam edelim istedim:) Buyrunuz sizin için geliyorrrr...
"Ey büt-i nev eda olmuşum mûbtelâ
Aşıkım ben sana iltifat et bana
Gördüğümden beri olmuşum serseri
Bendenem ey peri iltifat et bana."
Yaa.. Ne bileyim? Böyle bir şarkı çıktı kısmetinize işte:))
Selam :) Dede efendinin meşhur şarkısı... demek ki, benim için serserilerden kurtuluş yok:) Ama şarkıda bahsedilen aşkın serserisi...Bu serseriye can kurban.
SilHem ben kendim için bir şey istiyorsam -söylüyorsam- nâmerdim ben sizler, okuyanlar için yazıyorum...Serseri ruhlara karşı dikkatli olmanızı istiyorum. İncinmeyesiniz diyorum...Tecrübe konuşuyor diyorum...
Sevgiler...
Tam aksine bence aşk esaretten kurtulmaktır.
YanıtlaSilCümleyi cımbızla çekmiş gibi olacağım lakin tam aksine bence aşk esaretten kurtulmaktır.
YanıtlaSilMerhaba,Teknik Servis. Tutsaklık, kölelik ve esirlik demek olan esaret kelimesini aşırı bağımlılık durumlarında da kullandığımız için ve bence aşk duygusu da bir nevi bağımlılık olduğu için aşka esir olunduğunu düşünüyorum. Bu tabii ki benim düşüncem. "Aşka Düşmek" başlıklı yazımı da okumanızı ve "aşk esaretten kurtulmaktır" cümlenizi açarak, düşüncelerinizi bizimle paylaşmanızı isterim.
SilZiyaretiniz ve kıymetli yorumunuz için teşekkür ederim.
Sevgiler...
heeeeeey ah maziiiii yaa hayal kahvem hala devam ediyoo ne güzeeel siz deeee işte ne güzeeel :)
YanıtlaSilGerçekten ne güzelmiş, hayal kahvemle ozanlar gibi atışmalarımız olmuş. Unutmuştum bu yazıyı. Bloğumu tanıtmak amacıyla ve içeriğime dair ipucu vermek için kaleme aldığım ve yayınladığım ilk yazımdır. 2010 yılından beri buralardayım. Ne diyeyim, kendim ve sizler için sağlık ve mutluluk diliyorum.
SilCok dogru bir söz " sahiplenilmeyi kabullenmeyeler sahip olmayi da bilemezler. Hayat bekletilmeye de gelmez ilgisizliğe de. Guzel bir paylaşım olmuş teşekkürler.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim Emel hanım, ziyaretiniz ve değerli yorumunuz için. Sevgilerimle, esen kalın.
SilÖzgürlük denilince aklıma ilk gelen vazgeçebilme. Çünkü biz neyden vazgeçebiliyorsak o derece de özgürleşiyoruz. Keyifli bir yazıydı:)
YanıtlaSilÇok doğru, vazgeçememek bir nevi bağımlılık. Bağımlılığın olduğu yerde de özgürlükten bahsedemeyiz. Teşekkürler, esen kalın...
Sil