15 Temmuz 2013 Pazartesi

BÜYÜKELÇİ İLE TAMİRCİ ÇIRAĞI...Hakkına Razı Olmak!

Geçtiğimiz günlerde basında ufak bir haber yer aldı. Sonrasında epey bir yankı bulan haberi belki gördünüz, belki de farketmediniz bile. Oysa ki; bir yönüyle hepimizi ilgilendiren bir olayın haberiydi. Efendim! haberimiz şöyle; Amerikan Büyükelçisi'nin Van ve Hakkari dolaylarını seyrana çıktığı kır gezintisinde aracının lastiği patlamış. Yol üstündeki bir tamirhanede lastiği değiştiren tamirci çırağı, ödenecek ücret sorulduğunda "verin bir şey" demiş ve elçinin korumaları da çıkarıp 10 lira vermişler. 




Elçiyi takip eden basın mensupları da olan biteni anlamak -haber çıkarmak- için tamirciye yanaştıklarında, tamirci elinde 10 liralık banknot ile şaşkın bir vaziyette oradan uzaklaşmakta olan konvoyun arkasından bakıyormuş. Son model, devasa arazi tipi araçlardan müteşekkil konvoyun ardından kendi kendine konuşur gibi "yaptığım işin ücreti 30 liraydı ama bana 10 lira verdiler," demiş. 

Bunu duyan muhabir durur mu? Mal bulmuş mağribi gibi olaya atlamış ve başlamış tamirciye sorular sormaya. Niyeti, büyükelçinin üzerinden haber çıkartmak. Tamirciye sormuş; 
-Neden hakkını istemedin? 
İyi bir haber yakaladığını düşünen muhabir, aklınca büyükelçinin cimriliğini dünyaya duyuracak. Haklı da! bir tamirci çırağının parasının üzerine yatan Amerikan Büyükelçisi'nin haberi dünyada bile ilgi çeker. 




Gelgelelim durum acar muhabirin umduğu gibi değilmiş. Tamirci çırak, ağlamaklı bir sesle; "alacağım 30 liraydı ama en az 100-150 lira bırakırlar diye ne verirseniz dedim, onlar da 10 lira verdiler" demiş. 

Bilhassa, ufak tamir işlerinde ücreti sorduğunuzda "ne verirsen" veya "gönlünden kopan yeter" diyen, benim güzel memleketimin akıllı tamircileri haberdeki işçinin düştüğü acıklı durumdan keşke ders alsalar da bir daha ne onlar mağdur olsa, ne de biz ödediğimiz ücretlerin gerçekliğinden endişe duysak. 

Haberin baş aktörü tamirci, atasözündeki gibi, Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da olacaktı ama yine dua etsin ki; bizim muhabir ne yapmış etmiş haberi yine istediği şekilde servis etmiş de büyükelçi naçar tamircinin banka hesap numarasını istetmiş.




6 yorum:

  1. Haberi okumamıştım ama yazının devamını okumadan tamirci çırağının niyetini anladım. Tarz her yerde aynı. Dediğiniz gibi hakkını istemeli ne verirseni insan hele anlamadığı bir iş kolunda yanlış değerlendirebilir. Eksik veya fazla. Kimsenin hakkı kimsede kalmasın. Emeğinin karşılığını alsın vermek
    isteyen bahşiş şeklinde fazlasını versin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ziyaretiniz ve beni anlayıp, hak verdiğiniz için teşekkür ederim:)
      Sevgiler...

      Sil
  2. canım nasılsın hayat her şeyle karşılaşılıyor:)

    YanıtlaSil
  3. Yazilarinizi her daim takipteyim.Yine mukemmel bir anlatimla sunulmus bu yaziyi okumak guzel oldu.Ellerinize,yureginize saglik...

    YanıtlaSil
  4. Ne verirsen hep açıkta kalan birşey gibi gelir. Emeğinin hakkını istemek lazım. Ne az, ne fazla... bazen açık kapı bırakmak insanı böyle zarara sokuyor işte.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kurnaz çırak. Bir lastik şişirmeyle günlük yevmiyeyi doğrultacaktı. Ne yapsın, o da ustasından gördüğünü yapmıştır.

      Sil

DEĞERLİ YORUMLARINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER.

Not: Gmail hesabı olmayan arkadaşlar yorum yazmak için yorumlama biçiminden anonimi seçerek yazabilirsiniz.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...