Allah fakir kulunu sevindirmek isterse önce eşeğini kaybettirir sonra buldururmuş. Ben de bunu zaman zaman yaşarım ama bu defa da çok üstüste geldi. Gün geçmiyordu ki; ya kişisel ya da evden bir eşya veya bir cihaz bozulmasın. Geçtiğimiz ay bir gün ütü çalışmayıverdi. Yepyeni, ama çalışmıyor. Bir kaç gün sonra mutfaktaki ketılın kapağı kapanmadı ne yapsam nafile.
Neyse, bunları sırasıyla servislerine götürdüm. İnanmazsınız her ikisini de dakikada hallettiler. Hatta ketılın kapağı o kadar çabuk kapandı ki ücret bile isteyemediler. Ama ütüyü götürdüğüm servis, işlemi arka tarafta yaptığı için servis ücreti almakta bir beis görmedi. Giden para olsun moraller bozulmasın dedim ve durdukları yerden tekrar çalışmaya başlayan elektirikli aletlerimle ben yeniden eski mutlu, mesut günlerimize geri döndük. Döndük dönmesine de esas işin büyüğü sıradaymış haberim yok.
Bu hafta başı çamaşır makinesini çalıştırmak istedim. Yıkama programını seçtim, başlama düğmesini çevirdim ışık yandı ama makinede tık yok. Tekrardan programladım ama nafile makine çalışmıyor.
Aldı mı beni bir düşünce, çamaşır makinemiz evimizdeki beyaz eşyaların en eskisi ya tamiri mümkün değilse, ya tamir masrafı çok tutarsa. Bu masrafın şimdi ne yeri ne de zamanı. Boya-badanadan yeni çıkmışız, masraf yapmışız olacak iş mi?
Düşündüm taşındım çareyi tanıdık bir servis elemanı çağırmakta buldum. Onu beklerken bir de baktım cep telefonumun kenarındaki sim kart yuvasının kapağı açılmış, kapanmıyor. Bu arada da badanadan bir kaç gün sonra mutfak tavanının boyası pul pul olmuştu. Belli ki su sızıntısı var, laf anlamaz üst kat komşumuza ve sigortacılara halimi anlatmaya çalışıyorum bir yandan.
Bu gün hepsi halloldu, aksaklıkların basit arızalar olduğu anlaşıldı tüm makineler çalışıyor. Maddi bir zararım yok sayılır ve atasözünde de dediği gibi kaybettiğim eşeklerime kavuştum ve çok sevinçliyim.
Yeni alınmış hiçbir şey yok ve ben zaten var olan eşyalarıma kavuştuğum için sevindim ya ne diyeyim!
Neyse, bunları sırasıyla servislerine götürdüm. İnanmazsınız her ikisini de dakikada hallettiler. Hatta ketılın kapağı o kadar çabuk kapandı ki ücret bile isteyemediler. Ama ütüyü götürdüğüm servis, işlemi arka tarafta yaptığı için servis ücreti almakta bir beis görmedi. Giden para olsun moraller bozulmasın dedim ve durdukları yerden tekrar çalışmaya başlayan elektirikli aletlerimle ben yeniden eski mutlu, mesut günlerimize geri döndük. Döndük dönmesine de esas işin büyüğü sıradaymış haberim yok.
Bu hafta başı çamaşır makinesini çalıştırmak istedim. Yıkama programını seçtim, başlama düğmesini çevirdim ışık yandı ama makinede tık yok. Tekrardan programladım ama nafile makine çalışmıyor.
Aldı mı beni bir düşünce, çamaşır makinemiz evimizdeki beyaz eşyaların en eskisi ya tamiri mümkün değilse, ya tamir masrafı çok tutarsa. Bu masrafın şimdi ne yeri ne de zamanı. Boya-badanadan yeni çıkmışız, masraf yapmışız olacak iş mi?
Düşündüm taşındım çareyi tanıdık bir servis elemanı çağırmakta buldum. Onu beklerken bir de baktım cep telefonumun kenarındaki sim kart yuvasının kapağı açılmış, kapanmıyor. Bu arada da badanadan bir kaç gün sonra mutfak tavanının boyası pul pul olmuştu. Belli ki su sızıntısı var, laf anlamaz üst kat komşumuza ve sigortacılara halimi anlatmaya çalışıyorum bir yandan.
Bu gün hepsi halloldu, aksaklıkların basit arızalar olduğu anlaşıldı tüm makineler çalışıyor. Maddi bir zararım yok sayılır ve atasözünde de dediği gibi kaybettiğim eşeklerime kavuştum ve çok sevinçliyim.
Yeni alınmış hiçbir şey yok ve ben zaten var olan eşyalarıma kavuştuğum için sevindim ya ne diyeyim!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
DEĞERLİ YORUMLARINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER.
Not: Gmail hesabı olmayan arkadaşlar yorum yazmak için yorumlama biçiminden anonimi seçerek yazabilirsiniz.