Aslında, ihtiyacın olan sadece zamandır. Zaman senin için bir anlamda ilaçtır. Çünkü, bu hayatta geçmeyen hiç bir şey yok. Kapanmayan yara, dinmeyen ağrı yok. Bunu gayet iyi bilirsin de bazen bilmek yetmez. Her gecenin bir sabahı olduğunu unutmuş gibisindir. Sanki, bütün dünyanın dertlerini sırtlanmış da altında eziliyor gibi hissedersin. Aklına gelir için kabarır ağlarsın, birileri sorar anlatırsın ağlarsın. Gözyaşların göz pınarlarından taşar çoğu zaman ağlarsın ama bazen de içine akıtır, ağlarsın.
Evde ağlarsın, yolda ağlarsın, telefonda anlatır ağlarsın, otobüs de dolmuşta aklına gelir ağlamamak için direnirsin de başaramaz, ağlarsın. Tamamen duygularının emrindesindir. Aklın, mantığın devreden çıkmış, iraden seni terketmiştir. Sen derdinle dertlenir, üzüntünle hemhal olur, duyguların aklın önüne geçmiş göz yaşlarına boğulurken zaman akar, hayat akar.
Evde ağlarsın, yolda ağlarsın, telefonda anlatır ağlarsın, otobüs de dolmuşta aklına gelir ağlamamak için direnirsin de başaramaz, ağlarsın. Tamamen duygularının emrindesindir. Aklın, mantığın devreden çıkmış, iraden seni terketmiştir. Sen derdinle dertlenir, üzüntünle hemhal olur, duyguların aklın önüne geçmiş göz yaşlarına boğulurken zaman akar, hayat akar.
Aniden bir gün farkedersin, artık için kabarmıyor, hıçkırıkların boğazında düğümlenmiyordur. Hangi ara ağlamaların kesildi, hatırlamazsın. Etrafını görmeye başlarsın. Yaşadığını farkedersin. Sen ağlarken mevsim değişmiş, uzun günler kısalmıştır şaşırırsın. Üzüntüyle geçen günleri anımsarsın gözlerin dalar, aklın o günlere gider yaşadıklarını eski bir film gibi hatırlarsın.
Haftalar, aylar boyunca devam eden üzüntülü günler ve dökülen gözyaşların için bugün kendine kızarsın. Serinkanlı davranmadığın için kendi derdini tek dert bildiğin için utanırsın. Bu gün telefonda konuşurken hatırını soran yakınına; "Bizim derdimiz ne ki, memlekette evlere ateşler düşüyor, fidan gibi gençler toprağa veriliyor." diyen dillerine inanamazsın.
Bir daha anlarsın, zamanın en iyi ilaç olduğunu, çekilenlerin zamanla unutulduğunu.
Öyle güzel öyle içten anlatmışssınız ve öylesine doğru bağlamışsınızki sanki ekleyeceğim söz kalmamış gibi hissettim..Zaman gerçekten ilaç vakti uzun oluyor belki ama tedavi ediyor izleri bırakarak..acılar farklı farklı duygular farklı farklı..sabır bilen için anlamlıdır ve zamansa saate bakmayanlar için sanırım..Yüreğinize sağlık müthiş bir yazı..
YanıtlaSilzamanın içinde yok olmayan hiç bir şey yok , hiç bir acıda ... alışmaz geçmez dediğim nice şeyi kanıksadım ve yaşadım .... güzel bir paylaşım olmuş ve çok güzel betimlemişsin canım arkadaşım
YanıtlaSilKeşke dediğiniz gibi her zaman ağlayabilsek. Asıl sorun ağlayamayınca çıkıyor ortaya. Bir müddet sonra fiziksel bir sorun çıkıyor ortaya mutlaka. Evet her ne şekilde olursa olsun zaman ilaç gibi tedavi ediyor bu durumu. Bir de gençlikte bu bunalımın sebepleri başka, daha olgun yaşlarda daha başka oluyor. Belli bir yaşa gelince gençlikte yaşadığımız bu kötü olma durumlarına çoğu kez gülüp geçebiliyoruz.
YanıtlaSilzaman en büyük ilaç gerçekten bu arada bloğunuzu takibe aldım bende beklerim,sevgiler :)
YanıtlaSiltakipteyim
YanıtlaSilhttps://www.facebook.com/belkovan/
http://bahareli.blogspot.com.tr/
İlk kez geldim blogunuza. Yazdıklarınız gerçekten bir çoğumuzun duygularını yansıtıyor. Sevgiler
YanıtlaSilZaman gerçekten de en iyi ilaç.. Sevgilerimle...
YanıtlaSilKesinlikle en iyi ilaç zaman her koşulda. Yeter ki sabrımızı bir yana bırakıp pes etmeyelim (:
YanıtlaSilAz önce düşündüm bunu şimdi olanlar 5 sene önce olsaydı taşıyabilir miydim diye şimdi geri atabiliyorum zaman ruhumuzdaki tüm yaraları sarıyor çok şükür.
YanıtlaSilhttp://www.yazimbari.com
Zamanın geçmesi ile yaşlanıyoruz ama yaraların sarılması için bu gerekli. Yaraların kabuk bağlaması gibi. Kabuğun düşmesini beklemekten başka çare yok. Ya sabır!
Sil