ZEYTİNYAĞLI BİBER DOLMASI...Özel Sofraların Olmazsa Olmazı...

Bayramlarda veya özel günlerde ailece toplandığımız sofralar için menü hazırlamak bazen zor olur. Davetliler yakınlarımız olduğu için onların yemek zevklerini biliriz. Dolayısıyla, menüyü ona göre hazırlamak zorunda kalırız. Aile sofralarında ninesiyle, torunuyla gencinden yaşlısına her yaş grubundan birey olacağı için onların hepsine ayrı ayrı hitap edebilecek bir menü ortaya çıkarmak gerekir. Bütün bunlar, aslında aile sıcaklığını hissetmenin bedeli olsa gerek.

Aile sofralarında insan kendini ayrıcalıklı hisseder. Ne güzel bir iltifattır; teyzenizin veya yengenizin menüdeki bir yemeği sırf siz seviyorsunuz diye pişirmiş olması. Çocukluk yaşlarından itibaren aile büyüklerinden ilgi gören, özel zevklerine saygı duyulan kişiler, hayatları boyunca tatminkâr ve mutlu insan olurlar. Çünkü, gösterilen bu özen ailedeki çocukların adam yerine konması demektir. Söz hakkı verilmesi demektir. Kişilik haklarına saygı demektir. Farklılıklara saygı demektir.

Burada esas bahsetmek istediğim, bu yazıyı yazmama vesile olan, Zeytinyağlı Biber Dolması'nda kuş üzümüne tahammül edemeyen yeğenim. Ailenin ilk gözağrısı, ilk torunu, biricik kız yeğenimiz, Zeytinyağlı Barbunya yemeğinde şekeri bilhassa aramasına rağmen dolmada kuş üzümünü sevmiyor.

En son, yaza girerken yine özel bir gün için bir araya gelecektik. Zeytinyağlı yemekler olarak, mevsimi olduğu için İç baklalı Enginâr ile sofralara yakışan güzelliğiyle Biber Dolmasını menüye koymuştum. Özellikle dikkat ederek, kuş üzümü katmadan pişirdiğim Zeytinyağlı Biber dolması ile İç Baklalı Enginar'ı ertesi güne kadar dinlensinler diye dolaba kaldırmıştım ki telefon çaldı.

Telefondaki ses, yemeğe katılamayacağını üzüntülü bir ses tonuyla bildiren yeğenimdi. Son anda gelişen olaylar nedeniyle, ani bir yurt dışı seyahatine çıkması gerekiyormuş. Meşru mazeretini söyleyen, üzüntüsünü dile getiren yeğenime ne diyebilirdim. Sitem ederek onu biraz daha üzmek istemedim ama gayri ihtiyari "kuş üzümü de koymamıştım" diye kırık-dökük bir cümle dökülüverdi ağzımdan. Aslında, dolmanın üzümlü veya üzümsüz olması hiç önemli değil. Çünkü, bu dünyadaki her şey insanla, aileyle ve sevdiklerimizle bir anlam kazanıyor.

Zeytinyağlı Biber Dolmasını pilav pişiren herkes kolaylıkla yapabilir ama bilmeyen kalmasın diye bir tarifte buradan verelim. Pişirip de yiyenlere afiyet olsun, diyelim.


ZEYTİNYAĞLI BİBER DOLMASI

Malzemeler:
13 adet dolmalık biber ufak boy
3 iri boy soğan
1 bardak pirinç
Yarım çay bardağı zeytinyağı
Çam fıstığı
Kuş üzümü
Kuru nane
Karabiber
Tarçın
Tuz
Toz şeker
Domates
Bir buçuk bardak sıcak su

YAPILIŞI:

Biberlerin sapları içe bastırılarak, tohum yatağı ile birlikte çıkarılır.
Biberler bol suyla yıkanır ve bir tepsi üzerine ters çevrilerek bekletilir.
Yıkanmış ve sıcak, tuzlu suda bekletilmiş pirinç yıkanır.
Soğanlar küp doğranır, az sıvıyağda öldürülür.
Kavrulan soğanlara yıkanmış pirinç eklenir ve kavurmaya devam edilir.
Pirinçler şeffaflaşınca içine tuz, kuru nane, karabiber, şeker ilave edilir.
Kaşıkla bir-iki çevirdikten sonra yarım bardak suyla, çok kısık ateşte pişmeye bırakılır.
Suyunu çeken dolma içi ateşten alınır ve soğumaya bırakılır.
Ilınan dolma içi biberlere doldurulur, biberlerin ağızları, doğranmış domates parçaları ile kapatılır.
Dolma içinin piştiği tencereye dizilen biberlerin üzerine zeytinyağı gezdirilir.
Kalan bir bardak su da ekledikten sonra iç kapağı kapatılır.
Tencenin kapağı da kapatıldıktan sonra kısık ateşte suyunu çekinceye kadar pişirilir.
Tüm zeytinyağlı yemeklerde olduğu gibi tenceresinde soğumaya bırakılır.

Not: Biberlerin diriliğini sevmediğim için suyunu çeksin diye az bir süre fırında tuttum.